Ergani Kuyumcular ve Sarraflar Derneğinden ilçedeki güncel konular ve sorunlara ilişkin bir açıklama geldi. ilçede son yıllarda sosyal ve toplumsal olaylara kayıtsız kalmayarak aktif bir sivil toplum örgütü haline gelen Ergani Kuyumcular Derneği, ilçedeki sorunları ve çözüm önerilerini sıraladı. Yapılan açıklamada; ilçedeki bir sivil toplum kuruluşu olarak, coğrafik açıdan geniş bir satha yayılan ilçedeki büyümeye paralel olarak ortaya çıkan sorunlara duyarsız kalmanın mümkün olmayacağı vurgulanırken, sorularla ilgili muhatap kurumlar göreve çağrıldı.
Ergani’de son zamanlarda yaşanan sıkıntılara değinerek çözüm önerileri sunan Ergani Kuyumcular ve Sarraflar Dernek Başkanı Bülent Taner, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
ELEKTRiK SORUNU
“Ergani birçok yerleşim alanına nazaran büyük gelişmeler kaydederek büyümesine rağmen kronikleşmiş ve hatta tabiri caizse gelenekselleştirilmiş sorunlarıyla iç içe paralel şekilde yoluna kör topal devam etmek zorunda kalıyor. Yıllardır çözülemeyen elektrik kesintisi sorunu artık ilçemizin kaderi veya yaşamsal geleneği olarak kabul edilmektedir. Bizler artık insanları karanlıkta bırakan, sürekli elektronik cihazların işlevsiz kalmasına sebep olan bu elektrik kesintisi geleneğinden vazgeçilmesini istiyoruz. Kış gelir yağmur, çamur, kar elektrik kesintisine neden olur, yaz gelir aşırı sıcaklar neden olur, son bahar gelince de sanırım ağaçların yaprak dökmesi elektrik kesintilerine yol açıyor. Elektrik direklerinin kaldırılıp kabloların yeraltına döşenmesi gerekirken elektriğin halen beton direklerden verilmeye devam edilmesi sorunu zaten çözümsüzleştiriyor. Bazen o kadar çok sık kesinti oluyor ki dışardan ilçeye gözlemci olarak gelen yabancı biri ilçede ampul yakma söndürme eylemi var sanacak. Her türlü ekonomik, zaman ve iş kaybına yol açan kesintiler insan hayatını olumsuz yönde etkilemektedir. Bu çağ dışı uygulamanın bir an önce ortadan kaldırılması gerekmektedir. Yıllardır süregelen bu sorunun halen Ergani gündeminde yer alması düşündürücüdür. Gerek nüfusun yoğunluğu ve coğrafik büyüklüğü, gerekse çevre ilçe ve köylerin uğrak merkezi olması bakımından büyük bir işleve sahip olan ilçemizin bu sorununun giderilmemesi gerçekten ilçe halkını bezdirmiştir.”
BOZUK YOLLAR
“Öte yandan yağışların başlamasıyla beraber yollarda oluşan köstebek çukurlar trafiği yavaşlattığı gibi araçlara da zarar vermektedir. Özelikle Dicle yolunda eksilmeyen çukurlar hayatı olumsuz yönde etkilemektedir. Aynı mevkide yağışlı günlerde oluşan küçük göletler var. Çamur, çamurlu su atıkları merkeze ulaşınca aynı zamanda yağışsız günlerde toz şeklinde yayılarak çevreye, ev ve iş yerlerine toz yaymaktadır. Bu kirlilik Ergani’nin bir çok noktasında meydana gelmekte ve yıllardır dillendirdiğimiz meşhur Ergani tozunda kaynağını oluşturmaktadır. ilçe merkezine kadar ulaşan çamur ve yağmur sularının kaynağından kesilerek toz ve tozlanma sorunu belli ölçülerde engellenebilir. ilçe merkezi dışından merkez caddelere akan atık sulardan oluşan irili-ufaklı su birikintileri araçların geliş- gidişi sırasında yayalara sıçramakta ve ayrıca yayaların yürümelerini engellemektedir. Bilhassa Dicle yolunda yaşanan su birikintisi sorunu ile çukur sorunu önceki yıllardan beri devam ede gelen bir sorundur. Dicle yolu, istasyon yolu ve toki evlerine giriş yolunda oluşan çukurlar onarılmalıdır.”
ÇEVRE KiRLiLiĞi
“Tüm dünyada çevre kirliliğini önlemek amacıyla sıkı tedbirler alınırken, ilçemizde çevreye karşı olağanüstü bir vurdumduymazlık hüküm sürmektedir. Kömürün kazanda yakılması sonucu ortaya çıkan kül ve cüruf rasgele çevreye atılmaktadır. Özelikle birinci ve ikinci etap toki evlerinde kömür kazanında yakılan kömürün kül ve cürufa döndükten sonra bazı binaların rasgele yerleşim alanlarına yakın yerlere döktükleri görülmektedir. Rüzgârın etkisiyle uçuşan külün çevreye ve tarım alanlarına yayılması ciddi bir çevre sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Normalde bu gibi atıklar yerleşim ve tarım alanlarından uzak bölgelere götürülerek üzeri toprakla örtülüp etkisiz hale getirilmeye çalışılır. Ancak ilçemizde bu yöntem tercih edilmediği gibi yerleşim birimlerine sıfır noktalara dökülerek insan sağlığı tehlike altına alınıyor. Dile getirdiğimiz sorunların bir an önce çözülmesi için görevli ve sorumlu kurumların üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmelerini temenni ederiz. Sorumlu kurumlarımızın sıkıntıların giderilmesi için gerekli çalışmaları başlatacağına ve hassasiyet göstereceklerine inanıyoruz.”