Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi 2011 yılında Bingöl'de polis aracına saldırı düzenlenmesi ve 1 polisin yaralandığı olay ile ilgili olarak ömür boyu ve 26 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan o dönemdeki lise öğrencisi Gülsüm Koç'ün gerekçeli kararını açıkladı.
Kararda, 2011 yılında Bingöl Trafik Şube Müdürlüğü ekip aracına yönelik silahlı saldırı düzenlendiği ve 1 polisin yaralandığı belirtildi. Olay sırasında bölgede bulunan gizli tanık Avcı'nın ifadesine atıf yapılan kararda, gizli tanığın sanık Gülsüm Koç'un olay yerinde olduğuna ilişkin teşhis yaptığı belirtildi.
Gülsüm Koç'un savunmasında olayla ilgisinin bulunmadığı belirtilen gerekçeli kararda, sanığın eylem günü arkadaşının evinde olduğunu ve bunu doğrulayan 2 tanığının bulunduğunu belirttiği vurgulandı. Gerekçeli kararda, Gülsüm Koç'un gösterdiği tanıkların beyanlarının kendi savunmasıyla örtüşmediği belirtildi. Mahkeme, tanıkların olay saati olan 21.20'de Gülsüm Koç ile birlikte bulunduklarına dair net bir beyanda bulunmadıklarını vurguladı.
KAFEDEKi GAZETEDE GÜLSÜM'ÜN PARMAK iZi BULUNDU
Eylemi 'Çektar Çevlik' ve 'Tolhildan' kod adlı örgüt mensuplarının gerçekleştirdiği ifade edilen gerekçeli kararda, saldırganların olaydan önce kaldıkları kafede, okunan gazetede sanık Gülsüm Koç'a ait parmak izlerine rastlanıldığı belirtildi. Mahkeme, böylelikle Gülsüm Koç'un saldırganlarla aynı tarihte aynı yerde olduğunun anlaşıldığı belirtildi. Kararda şöyle denildi:
"Gizli tanık beyanları, saldırganların saklandıkları yerden Gülsüm Koç'a ait parmak izlerinin tespit edilmesi, savunma tanıklarının yer ve zaman itibariyle çelişkili beyanlarda bulunması, sanığın olay tarihi öncesinde günlük olarak telefon görüşmesi yapmış iken olay günü sabahından itibaren cep telefonunu ve hattını yanına almayıp baz istasyonları itibariyle yerinin tespitini önlemek amacıyla ve emniyet güçlerini şaşırtmak kastıyla başka bir arkadaşına vermesi, cep telefonu ve hattının bir gün boyunca başka bir şahsa geçici olarak verilmesinin hayatın olağan akışına da uygun düşmemesi karşısında, sanığın savunmalarına itibar edilmemiş, savunmalarının cezadan kurtulmaya yönelik olduğu değerlendirilmiştir."
Kararda, Gülsüm Koç'un saldırı öncesi ve suçun işlendiği sırada saldırıyı gerçekleştiren örgüt mensuplarıyla ortak bir irade ile hareket ettiği belirtilerek, şöyle devam etti:
"Silahsız olarak ekip otosunun geleceği güzergahta bekleyerek, ekip otosunun gelişini park halindeki araç içerisinde elinde kalaşnikov silah olan örgüt mensubuna bildirmesi, suçun icrasında doğrudan doğruya etkili olan hareketleri ifa etmesi, suçun icrasındaki rolü ve katkısını taşıdığı önem birlikte değerlendirildiğinde, sanığın suça müşterek fail olarak katıldığı anlaşılmaktadır."