Düzenlenen toplantıya Diyarbakır MÜSiAD Başkanı Sahabettin Aykut, Vodafone Güneydoğu Bölge Müdür Turgut Kolsuz, ileri inşaat Müdürü Murat ileri, Venüs Güzellik Merkezi’nden Gülşen Duran, Ankara Başbakanlık Müfettişi Altan Araslı, Diyarbakır Ticaret Odası Başkanı Fahrettin Akyıl ve Dermanbaba Yardımlaşma Derneği Başkanı ve Kurtlar vadisi oyuncularından Yılmaz Acu’nun yanısıra çok sayıda gazeteci katıldı. Filmin yapımcısı Sevinç Gül Akdere, Sevgi Taşı filminin Diyarbakır’ın tüm değerlerini yansıtacağına dikkat çekti.
Çekimlerinin Diyarbakır’da devam ettiği Sevgi Taşı filmi, düzenlenen kahvaltılı toplantıda tanıtımı yapıldı. Gazi Köşkü’nde Gazetecilerle bir araya gelen Sevgi Taşı film ekibi, filmin konusu başta olmak üzere, Diyarbakır’daki izlenimlerini paylaştı.
Diyarbakır’a çok değer verdiklerini belirten Akdere, ilin tanıtımı için büyük çaba sarf ettiklerinin altını çizdi.
Diyarbakır Hayranlığı Duygulandırdı
Bir açıklamada bulunan Akdere, “Bugün çok duyguluyum. Bir yıllık çalışmanın emeğini burada görüyorum. Bir yıl önce, Birçok ilde belgesel çekimi yapmıştım. Fakat Diyarbakır’da ilk kez çalışma yapıyorum. Buraya gelince hiçbir ön yargımda olmadı. Medyanın Diyarbakır’ı gösterdiği kirlilik, şehrin marka değeri düşmüş olması beni etkiledi. Aldığım bir davet üzerine Diyarbakır’a geldim. Büyük bir ilgiyle karşılandım. Diyarbakır’ın dokusunu gördüğümde, 8 bin yıllık tarihiyle, tüm tarihi mekânlarıyla, 33 medeniyete ev sahiplik yapmış bir şehir. Ben tüm bu değerleri medyada yansıtacağım. Filmimizde Diyarbakır’ın tüm değerleri yer alacaktır. Diyarbakır’da yaşamakla çok şanslısınız. Ben istanbul’da çok yaşadım. istanbul dışında hiçbir yerde yaşayamam demiştim. Ben, Diyarbakır’a geldiğimden beri, benim burayı sevmemi sağlayan çok güzel dostlarım oldu. Ve ben artık Diyarbakır’da yaşayabileceğime inanıyorum. Diyarbakır bir marka şehri olmalı. Biz, film sektöründekiler olarak, elimizden gelen her şeyi yapacağız. Sevgi Taşı sinema filmi içinde, aşkıyla, dramıyla, öyküsüyle Diyarbakır’ı iyi anlatacağına inanıyorum. Filmimiz bir çok ödül yarışmasına katılacaktır. Diyarbakır’a ödüller kazandıracağımıza inanıyorum. Sevgi Taşı filmi Türkiye’nin yanı sıra, Ortadoğu ve Avrupa ülkelerinde gösterime girecektir” dedi.
Diyarbakırlı Oyuncular Ağırlıkta
Filmin en dikkat çeken özelliklerinden biri de, oyuncu kadrosunda 50 civarında Diyarbakırlı oyuncu bulunuyor. Filmin yapımcısı Akdere, filmde Kürtçe diyalogların Türkçe alt yazı ile izleyicilere aktarılacağını kaydederek, Diyarbakır şivesinin rol icabı değil, doğal olarak yansıtılacağını söyledi.
Diyarbakır ve Aşk
Diyarbakır’ın doğal ve tarihi güzellikleri ile insanlarının sıcaklığını gösteren, şehrin içinden geçen bir aşk, komedi ve dram filmi olan “Sevgi Taşı’nın” konusu şöyle;
“Mehmet, annesinin anlattığı masaldaki gibi kendisi ve etrafındakilerin hayatını değiştireceğine inandığı “Sevgi Taşı’nı” aramaktadır. Masala göre, Sevgi Taşı Hz. Süleyman’a aittir. Bu taşın Hz. Süleyman tarafından surları bir arada tutsun, bütün ayrılıklara, hstalıklara şifa olsun diye, surların aralarına saklandığına inanılmıştır. işte Mehmet’te çevresindeki olumsuzlukları düzeltmek için, her gün sur bedenlerinde Sevgi Taşı’nı aramaktadır. Mehmet’in hikayesi ile birlikte altı çocuklu bir ailenin tek kız çocuğu olan ziraat mühendisi Dicle ile Eskişehirli doktor Hakan’ın arasında geçen aşkı, diğer kardeşlerin sıcak hikayelerini ve komşuları Ermeni Mirgiç efendinin kızı Ani ile kültürel farklılıklarından dolayı bir araya gelemeyen Mustafa’nın dramını işleyen sevgi dolu bir filmdir.
Hakan ve Dicle etraflarında ki bütün olumsuzluklara rağmen farklılıklarını aşklarının harcına katıp, sevdalarını zenginleştirmeyi bilirler.
Yönetmenliğini Ahmet Hoşsöyler’in yaptığı filmin diğer ekibi ise şöyle; Genel Sanat yönetmeni Timuçin Kaan Erdi, Görüntü Yönetmenliğini Seyhan Bilir, Senaryo Yazarı Gökhan Alan.
Oyuncular ise, Gökhan Mumcu, Zelal Dere, Ece Pirim, Mehmet Ulay, Ekin, Ferat Mehmetoğlu ve 50 civarında Diyarbakırlı oyuncu oluşturuyor.
Filmde başından sonuna kadar oynayacağını söyleyen ünlü oyuncu Ece Pirim ise, ‘’Sevgi taşı filminde sonuna kadar oynayacağım. Bu film sosyal kültür projesidir. Bu sosyal sorumluluk projesinde olmak ve Diyarbakır’da bulunmak benim için onurdur. Ulusal medyada yapılan Diyarbakır hakkındaki kötü haberler bizleri derinden üzmekte ve yaralamaktadır. Diyarbakır çok önemli bir şehirdir insanlık, güzellik ve dostluk şehridir. Anlatılanlar gibi şiddet yok. Kaç haftadır buradayız hiçbir sorun yaşamadık. insanları çok sevecen ve misafirperverdir. inşallah iyi filmler dizilerle geleceğiz Diyarbakır’a. Diyarbakır’ı ömür boyu unutmayacağım’’ diye konuştu.
Diyarbakırlı ünlü sanatçı Ekin ise şunları söyledi: ‘’Kendi memleketimde olan bu film projesi benim için bir onurdur. Böylesi güzel bir ekibin film çalışması beni çok sevindirdi, çok mutlu oldum. Bu filmde ön yargıları kıran iyi bir emniyet müdürü, yani rahmetli merhum emniyet müdürü Gaffar Okan’ı oynuyorum. Gaffar Okan’a ifaten oynuyorum, rahmetli Okkan bütün Türkiye’de sevecenliği ile insanlığı ile güzellikleri ile başarılı çalışmalarıyla halkın gönlünde bir eser bırakmıştır. Türkiye’nin gurur kaynağıdır güzel bir film olacaktır.’’
Sevgi Taşı’nda oynamak teklif edildiği zaman tereddütsüz kabul ettiğini söyleyen usta oyuncu Mehmet Ulay, ‘’Sevgi taşı filmi teklifi geldiğinde ve Diyarbakır’da çekileceği söylendiğinde hiç tereddütsüz kabul ettim, karar verdim ve geldim. Ne kadar güzel bir şehir, bu güzellikler beni çok mutlu etti. Halkı ,misafirperverliği bizleri ağırlamaları beni çok duygulandırdı. Buradaki amacımız Diyarbakır’daki güzellikleri tüm dünyaya yansıtmak. Bu film projesi çok önemli bir projedir. Tüm sanatçı arkadaşlarıma örnek olur. Onlara tavsiyem gelip Diyarbakır’ı görsünler.’ Diye konuştu.
Filimin senaryo yazarı Gökhan Alan şunları söyledi.,Bu kadar güzel bir şehir benide çok duygulandırdı.bir iş yerine gittiğimizde hoş geldiniz Başım gözüm üstüne geldiniz diye saygıda kusur etmediler. Diyarbakıra gelmek bir onurdur Diyarbakırlılara hizmet etmekte bir şereftir bizler için, güçlü kadromuzla güzel bir film çekiyoruz. Birkaç haftadır Diyarbakır dayız ilgi,alakadar ancak bu kadar olur sanki kendi evimizdeyiz kendi memleketimizdeyiz güler yüzlü hürmetkar insanlarla hep karşılaşıyoruz hiçbir olumsuzluk yaşamadık hep olumlu çalışmalarımız oldu ne kadar Diyarbakırı anlatsak azdır gelip yaşamak lazım yaşadıktan sonra Güzel şehri anlamak lazım bambaşkadır Diyarbakır.Konuşmamı bu güzel bir sözle ile bitirmek istiyorum. Surlardaki her taş bir insansa sevgi taşı bunları bir arada tutan harçtır.