Yılmaz, erken yaşta evlenme sebeplerinin, ekonomik, toplumsal baskı, aile içi şiddet, evlilik dışı gebelik ve eğitim eksikliği ile gelenekler olarak sayılabileceğini söyledi.
Yapılan araştırmaların çocuk gelin görülme sıklığı ile ailenin yoksulluğu arasında doğru orantı olduğunu saptadığını anlatan Yılmaz, Türkiye'de kızlarda evlenme yaşının 12'ye kadar düştüğüne işaret etti.
Yılmaz, özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ve ülkenin pek çok kentinde sosyo-ekonomik düzeyi düşük ailelerin, 10'lu yaşlardaki kız çocuklarını, para karşılığında, ileri yaşlardaki erkeklerle evlendirmeye zorladıklarının bilindiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Ülkemizde, her üç evli kadından biri çocuk evliliği yapmaktadır. Sosyolojik araştırmalarla elde edilen verile göre ülkemizde çocuk gelin oranı yüzde 30-35 civarındadır. Bu oranda azalmalar görülmektedir. Sosyologlara göre, 14-19 yaş grubunu kapsayan gelişme çağındaki nüfus, toplumsal olarak olgunlaşmamış bireyler olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla bu yaş aralığında evlenen kızlarda, evlilik sonrasında, arkadaşlarından kopma, özgüven eksikliği, toplumsal faaliyetlere katılımdan uzaklaşma gibi sonuçlar gözlemlenebilmektedir."
- "Çocuk evliliği tıbbi açıdan da sakıncalı"
Tıbbi açıdan 14-21 yaş aralığında evlenen kızlarda, evlilik sonrasında, gebe kalamama ve prematüre gebelik görülebildiğine işaret eden Yılmaz, "Biyolojik olarak hazır olmayan kız çocuklarının, evlilik yapması bir dizi hastalığa davet çıkarmanın yanı sıra kalıcı psikolojik rahatsızlıkların oluşmasına da neden olmaktadır. Kızların hangi gerekçeyle olursa olsun, 18 yaşını doldurmadan evlendirilmeleri sosyolojik olarak ve tıbben doğru değildir" ifadesini kullandı.
Yılmaz, çocuk yaşta yapılan evliliklerin önüne geçilebilmesi için çocuklarını evlendirmek isteyen ailelere de ağır cezalar verilmesi gerektiğini belirtti.