Ergani ilçesinde 15 Temmuz Milli irade ve Demokrasi Derneği (MiDDER) “Yeni Anayasa ile Güçlenen Türkiye” konulu konferans düzenledi. Bekir Aral imam Hatip Lisesi Konferans Salonunda düzenlenen konferansa konuşmacı olarak, Avrupa Birliği ve Devlet eski Bakanı Egemen Bağış, Gazeteci Tuna Öztunç, Hukukçu Aydoğan Ahıakın ve Siyaset Bilimci Onur Erim katıldılar. Konferansa dinleyici olarak vatandaşlar ilgi gösterdi.

            Konferansın açış konuşmasını yapan Ergani MiDDER Şube başkanı Zülküf Çeri’nin konuşmasının ardından söz alan Gazeteci Yazar Tuna Öztunç; “16 Nisan, ülkemizin geleceğinin oylanacağı tarihtir. işin özü Türkiye çok önemli bir sürece giriyor, geleceğini oyluyor. Bu referandumdan evet çıkması Türkiye için bir erdemdir, bu bölge için daha büyük bir erdemdir. Bu bağlamda Ergani’nin 16 Nisan’da herzamanki onurlu duruşu göstereceğinden şüphem yok” dedi. Hayır, cephesindeki siyasi partilerin milleti aldattığını ifade eden Siyaset Bilimci Yazar Onur Erim; “Hayırcı ana muhalefetten duyduğunuz herşey yalandır. Onlar kendi gelecekleri için hayır diyorlar. Çünkü güçlü bir Türkiye’de muhalefet olması gerektiği yere gelecek. Bu yüzden kendi çıkarları için hayır diyorlar” dedi. Daha sonra söz alan Hukukçu Yazar Aydoğan Ahıakın, ekonomik istikrar için siyasi istikrarın olması gerektiğini ifade ederek; “Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana hep çift başlılık yüzünden Türkiye dışarıdan müdahalelere maruz kalmıştır. Türkiye’nin bir daha 15 Temmuz gibi ihanet süreçlerine kalmaması için hepimizin 16 Nisan’da evet demesi gerekmektedir” dedi.

“BU SiSTEMDE BABA iLE OĞUL BiRBiRiNE DÜŞER”

            16 Nisan Referandumu sürecinde vatandaşların yeni anayasa paketi ile ilgili kafalarındaki soru işaretlerini aydınlatmak için Türkiye’yi karış karış gezdiklerini ifade eden Devlet ve Avrupa birliği eski bakanı Egemen Bağış; “Biz 15 Temmuz’da yaşadığımız hain kalkışmadan sonra olağanüstü hale geçmenin verdiği imkânlarla terörün üzerine gittik ama vatandaşın bireysel haklarından güçlük çektirecek adımlar atmadık. Her an olağanüstü hal olamayacağına göre, devletin hızlı karar alabileceği, devlet içerisinde çok başlılığın son bulup bir hiyerarşi düzeninin oluşabilmesi için bu günkü karmaşık devlet yapısından kurtulmamız gerekiyor. Biz 15 Temmuz’u çok çabuk unuttuk. Atalarımızın dediği gibi su uyur düşman uyumaz. Onlar halen haçlı seferlerinde, Çanakkale’de uğradıkları bozgunları unutamadılar.Cumhurbaşkanlığımızın forsunda tarihte kurulan 16 Türk devletini temsil eden 16 tane yıldız vardır. Bu 16 devletlerin ortak noktası, hiç birini düşman yıkamamıştır. Hepsi de fitne yüzünden kendi içinde yıkılmışlardır. Bu fitne öyle tehlikeli öyle bozguncu bir hastalıktır ki, Cumhuriyet tarihi boyunca Atatürk’ten ismet inönü’ye kadar gelen bütün Cumhurbaşkanı ve Başbakanlar arasına nifak sokulmuştur. Mevcut hükümet sistemi adeta fitne mıknatısıdır.En basit örneğini Ahmet Davutoğlu ve Recep Tayyip Erdoğan ilişkisinde yaşamadık mı? Adama altın tepside Başbakanlık verilsin, hırsı aklının önüne geçer, devleti sıkıntıya sokacak işlere kalkışır. Hamdolsun bugün Binali Beyle Tayyip Bey iyi geçiniyor, diyalog iyi; ama iddia ediyorum, bırakın onların diyaloğunu; bir babayı Cumhurbaşkanı yapsanız oğlunu da Başbakan yapsanız, en fazla iki yıl sonra birbirlerine düşerler. Çift başlılığın olduğu bir devletin ilerleyebilmesi mümkün değildir” şeklinde konuştu.