Kocaeli, Gölcük, Düzce, İstanbul, Yalova ve Sakarya’da büyük bir yıkıma neden olan depremde resmi verilere göre yaklaşık 18 bin kişi hayatını kaybetti. Ancak bu noktalarda depremi yaşayanlar bu rakamın hep daha fazla olduğunu iddia etti. Yine 50 bine yakın kişi de yaralandı.

1999 depreminde fay hattının geçtiği ve çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği yerlerden biri de İstanbul Avcılar. İstanbul’un en büyük ilçelerinden biri depreme hazırlıksız yakalanmıştı ve yerle bir olmuştu.

Depremin 20. yıl dönümünde Avcılar’da o günü konuşmak için sokağa çıktığımızda gördük ki, o gün hatırlanmak istenmiyor. Mikrofon uzattığımız çoğu kişi deprem dediğimizde "O günü konuşmasak daha iyi, açılmasın yaralarımız" gibi ifadelerde bulundu.

Hala hafızların taze olduğu Avcılar’da, halk ilgisizlikten ve olası bir deprem ihtimalinin hafife alınmasından şikayetçi. O gün yaşadıklarını üzerinden atamayan Avcılar halkı hala deprem endişesi ve korkusu yaşıyor.

Depremden sonra göç veren Avcılar’da deprem için toplanma alanı yok. Var olan ise yıllar önce İSPARK’a verilmiş. Dolayısıyla bu durumdan da oldukça şikayetçiler. Aynı zamanda Avcılar Belediye’sinin de deprem ile ilgili çalışmalarının yeterli olmadığı görüşündeler.

Halkın deprem konusunda bilinçlendirilmesi için yeterli çalışmaların yapılmadığından dem vuruyorlar. Deprem ile birlikte tüm Türkiye’nin yakından tanıdığı Jeofizikçi akademisyen Ahmet Mete Işıkara’nın o dönemlerde "Deprem öldürmez, binalar öldürür" cümlesi de aslında sorunun odağına parmak basıyordu.

Bugün deprem endişesi taşıyan İstanbullu da bir an önce plansız ve riskli yapılaşmasının önüne geçilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi için yerelleri daha fazla sorumluluk almaya davet ediyor.