Daha iyi bir iş ve yaşam için ailesi ile 23 yıl önce memleketi Diyarbakır'ın Ergani ilçesinden İstanbul'a giden Askeri Çoban, 15 Temmuz gecesi, darbecilere karşı koymak için çıktığı evine bir daha geri dönemedi.

FETÖ mensuplarının saldırısı sonucu şehit düşen Çoban'ın oğlu Ferdi Çoban,  babasının şehadetinin üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen acısının hala taze olduğunu ve bu acının hiç dinmeyeceğini söyledi.

Babalarını çok özlediklerini dile getiren Çoban, babasının 1997'de İstanbul'a yerleşip tekstil atölyesinde çalışmaya başladığını, bir süre sonra kendisine açtığı atölyede çalışmaya başladığını aktardı.

"Acımız büyük ama gururluyuz, mutluyuz
"Darbe girişimi gecesi yaşananlara değinen Çoban, babasının o gece darbecilere karşı koymak için komşularıyla köprüye gittiğini anlattı.

Babasıyla sürekli cep telefonu görüşmesi yapmak suretiyle gelişmeleri öğrendiğini aktaran Çoban, şöyle konuştu:

"Saat 05.00 civarı, babamı en son aradığımda telefona başka birisi çıktı, 'Baban yaralandı, hastaneye kaldırdık. Gelirseniz iyi olur.' dedi. Biz de hemen evden hastaneye gittik. Hastanede bize babamın vefat ettiğini söylediler. O anda yıkıldık ama her şey vatan, millet için. Acımız çok büyük ama yinede gururluyuz, mutluyuz."

Babasının isminin, Ergani'de, kendisinin de 5 yıl eğitim görmüş olduğu okula verilmesinin, kendilerini çok mutlu ettiğini aktaran Çoban, şunları kaydetti:

"Her 15 Temmuz geldiğinde hüzünleniyoruz. Acımız hep taze. Hiçbir zaman babamızı unutmadık. Hep 15 Temmuz'u yaşıyoruz gibi geliyor bize. Bu birlik ve beraberliğimiz olduğu sürece hiçbir güç, devlet bizi yıkamaz. Allah göstermesin, eğer 15 Temmuz darbe girişimi yine olursa vatanımız için canımızı vermeye hazırız. "

"Unutmadık unutmayacağız"

Şehidin yeğeni Abdullah Çoban da eşi ve çocuklarının şehide büyük özlem duyduğunu, üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen acılarının hala ilk günkü gibi olduğunu, hiçbir zaman da bu acının azalmayacağını söyledi.

Çoban, amcasının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine sokağa çıktığını, önce Kısıklı'ya, ardından da Boğaziçi Köprüsü'ne geçtiğini, orada da şehit edildiğini bildirdi.

"Kendisi çok vatansever, ülkesini ve milletini seven ve herkesçe sevilen sayılan biriydi." diyen Çoban, şu ifadeleri kullandı:
"Kendisi aramızdan ayrılmış, şehadete erimiş olabilir ama sürekli içimizde yaşayan, içimizde var olan, hiçbir zaman unutmadığımız, unutmayacağımız bir insandı. Amcamı çok özledik. Aradan uzun süre geçmesine rağmen ilk günkü acıyı yaşıyoruz. FETÖ'cülere duyduğumuz kin artarak devam ediyor. Bu vatan hepimizin, vatana karşı olacak saldırılara karşı beraberce göğüs gereceğiz. Bu toprakları, bu kadar basit, bu tür FETÖ darbe girişimlerine bulunan insanlara terk etmemek gerekiyor. Amcam da o gün üzerine vazife olanı yerine getirdi."

" Biz de bu yolda canımızı vermeye hazırız"

"Amcamı hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız." diyen Çoban, "Sadece 15 Temmuz günü değil, o her gün içimizde yaşıyor. Bugün başka bir darbe girişimi olsa amcam yine de çıkar canını feda ederdi. Biz de bu yolda canımızı vermeye hazırız." ifadelerini kullandı.