Diyarbakır Tanıtım Günleri, Başbakanlık Tanıtma Fonu, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Diyarbakır Valiliği, Dicle Üniversitesi, Karacadağ Kalkınma Ajansı, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Diyarbakır Ticaret Borsası, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Ziraat Bankası, Diyarbakır Tanıtma Kültür ve Yardımlaşma Vakfı ile Diyarbakır Kültür Turizm ve Musiki Derneği tarafından destekleniyor.
Toprak: ilimizin Kültürel mirası, folkloru tanıtılacak
Tanıtım Günleri nedeniyle açıklama yapan Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Diyarbakır’ın turizm alanındaki potansiyelini geliştirmek ulusal ve uluslar arası alanda tanıtımı sağlamanın önemine değindi ve “Bu nedenle Diyarbakır’ın fuar ve tanıtım günlerine katılımı adına Valiliğimiz olarak büyük bir önem vermekteyiz. Bu etkinlikler arasında ilimizdeki Kamu Kurumları ve ilgili Sivil Toplum Örgütlerinin katılımıyla 27-30 Eylül 2012 tarihinde Başkent Ankara’da “Diyarbakır Tanıtım Günleri” düzenlenecektir. Düzenlenecek olan bu etkinlikle ilimizin kültürel mirasını, folklorunu ve turizm potansiyelini tanıtılacaktır.” dedi.
içten: Hoşgörü ve aydınlığın şehri olduğunu dünyaya ilan edeceğiz
Diyarbakır Tanıtım Günleri nedeniyle açıklama yapan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma içten, “Diyarbakır’ın tarih boyunca birçok medeniyetlere ev sahipliği yaptığını, kardeşliğin, hoşgörünün ve aydınlığın şehri olduğunu, sanatın, kültürün merkezi olduğunu tüm dünyaya bir kez daha ilan edeceğiz. Taşların konuştuğu, Dicle’nin coştuğu şehri Diyarbakır’ın terör ve benzeri olumsuzluklarıyla hatırlansın istemiyoruz. Sahip olduğumuz tüm potansiyelimizi ve değerlerimizden örneklerle Ankara’da Atatürk Kültür Merkezinde olacağız.” dedi.
Hamzaoğulları: Birlik beraberlik bilincini güçlendirecek
Milletvekili S.Mehmet Hamzaoğulları ise, “Ankara’da düzenlenecek olan “Diyarbakır Tanıtım Günleri” şehrimizin bu denli zengin ekonomik ve kültürel değerlerinin dışa açılması, tüm ülke ve dünya çapında tanıtılması ve kent ekonomisine yansıyarak kalkınmaya vesile olmasının yanı sıra, hemşerilerimizi bir araya getirmek sureti ile birlik ve beraberlik bilincini güçlendirecektir. Dolayısıyla şehrimiz için oldukça önem arz eden bu etkinliğin başarılı olabilmesi adına tüm hemşerilerimizin azami düzeyde katkı ve desteğini sunmasını bekliyorum. Bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da şehrimize katma değer katacak her türlü proje ve programda değerli hemşerilerimizin yanında olacağımızı ifade etmek isterim.” ifadelerini kullandı.
Eronat: Biz anlatınca şaşırıyorlar
Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ise, tanıtım Günleri ile ilgili şunları söyledi:
“Maalesef Diyarbakır denince insanların aklına gelen il kelime terör. Dünya şaheseri surlarını, 5. Harem-i Şerif Ulu Camiyi, Hz. Süleyman’ı, Sahabeleri ise ancak biz anlatınca ya öylemi şaşkınlığıyla karşılıyorlar. Burma kadayıfı yiyip te beğenmeyeni hiç görmedim. Diyarbakır’ın bu güzelliklerini bir nebzede olsa tanıtabilmek amacıyla 27-30 Eylül tarihleri arasında Ankara da yapılacak olan Diyarbakır Tanıtım Günlerinde Aziz hemşerilerimizle bir arada olacağımız için şimdiden heyecanlanıyoruz.”
Organizasyonun çok yönlü amacı var
Tanıtım Günleri’nin Diyarbakır Valiliği ile Ankara Diyarbakır Tanıtma Kültür ve Yardımlaşma Vakfı yöneticilerinin öncülüğünde gerçekleştiğini belirten Düzenleme Komitesi Başkanı Yelda Yakut ise, bu etkinliğin başkentte yapılmasının büyük önem taşıdığına vurgu yaptı. Yakut, söz konusu etkinlikle amaçlananı aktarırken ise şöyle dedi:
“Diyarbakır tarih boyunca birçok medeniyetlere ev sahipliği yapmış, kültür ve sanatın önemli merkezlerinden biri olmuş, kadim bir şehirdir. Bu açıdan tarih ve kültür değeri ile öne çıkan Diyarbakır’ımızı bu proje ile Ankara’dan bütün Türkiye’ye tanıtmayı amaçlıyoruz.
Diyarbakır, artık ne terörle, ne de şiddetle hatırlansın, bilinsin istemiyoruz. Diyarbakır bu değil ve bugün Diyarbakır dendiğinde bu pencereden bakarak değerlendirme yapanların da yanıldıklarını ortaya koyabilmeliyiz. Bugün istanbul; Fatih Sultan Mehmet’le, Bursa; Osman Gaziyle, Orhan Gazi’yle Konya; Hz. Mevlana’yla hatırlanıyor ve anılıyorsa bugün Diyarbakır’ımız da; Zülküf Peygamberlerimizle, 40 Sahabelerimizle Kültürel zenginliklerimizle ve Ekonomik Kaynaklarımızla anılsın. “Taşları konuşan şehir” tanımlaması bile ne kadar görkemli, ne kadar anlamlıdır. Kısacası; Diyarbakır’ın sahip olduğu potansiyelleri ve değerleri sadece Türkiye’ye değil, dünyaya duyurmalıyız. Organizasyonun amacı sadece; Kültürel değil. Toplumsal, sosyal, siyasal ve ekonomik açıdan da yeni bir ufuk kazandıracaktır.”