Mümin Ağcakaya - Özel

Renkli mumları görünce ‘Mum kokulu kadınlar’ filmi canlanır insanların kafasında. Filmin ötesinde başka bir hikâyeden söz edeceğiz. Bir öğretmenin hikâyesinden. Atanmasını beklerken bir şeyler yapma telaşına giren Suzan öğretmenin ürettiği kokulu ve renkli mumlardan. Suzan öğretmen tesadüfen girdiği dükkânda mumları gördü, ‘acaba bende yapabilir miyim’ diye düşündü, düşüncesini gerçekleştirdi. Suzan öğretmen, çok renkli, çok kokulu mumlarını nasıl ürettiğini Tigris Haber’e anlattı.

Suzan öğretmen mumları anlatıyor, biz de dinliyoruz;

“Girdiğim bir dükkânda mum çeşitlerini gördüm. Bende yapabilir miyim diye düşündüm. İnternetten araştırdım, videolar izledim. Bir saatlik bir de atölye çalışmasına katıldım. Mumun ham maddesi nedir, sağlığa faydalı mı zararlı mı? Bunları araştırdım.

Daha sonra Sur ilçesinde tarihi mekânların olduğu bir sokakta küçük bir dükkânda atölye açmaya karar verdim. Sonra İstanbul’a giderek atölye için gerekli malzemeleri temin ettim. Önce ana malzemeleri aldım. Daha sonra yaptıkça süslemelerimin farklı olduğunu gördüm. Mumların kalitesinin değiştiğini gördüm. Bilmediğim birçok şeyi de yaparken öğrendim.”

Ana hammaddesi soya yağından

“Yaptığım mumlarda farklı kokular farklı renkler var. İnsan sağlığına zararlı olmayan soya malzemesini kullanıyorum. Doğal yağ olduğu için krem olarak da kullanabiliyorsunuz.” Diyen, yaptığı mumlarda ana madde olarak alışılagelen yağların dışında soya yağını kullanan Suzan Erdinç, şöyle devam ediyor; “Soya, vegan olarak da geçen bu maddenin insan sağlığına hatta evcil hayvanların da sağlığına olumsuz etki yapmadığını, doğal yağ olduğu için krem olarak da kullanabiliyorsunuz. Farklı renk, koku ve şekillerdeki mumların evlerde aynı zamanda güzel birer aksesuar olarak vitrinleri süsleyebiliyor.”

Hayalimdeki küçük dükkân

Mumları ve ileriye dönük düşüncelerini anlatmaya devam ediyor Suzan Erdinç, “Bu işi önce atanmadığım için maddi açıdan kendimi finanse edebilirim diye düşündüm. Hayalimdeki küçücük bir dükkânı buldum. Mum kültürü şu an için Diyarbakır’da fazla yok. Merakı olanlar dışarıda yapılıp burada bazı yerlerde satılanlardan alıyorlar. Bir de çok pahalıya satılıyor. Ben maliyetini de düşük tutarak birçok kişi ve eve ulaşmasını istiyorum.”

Mum kadınların ilgi alanında

Mum kültürünün oturmasının zaman alacağını biliyorum. Genelde mum kadınların daha fazla ilgisini çekmektedir. Mum eve her zaman farklı bir hava katmaktadır. Ayrıca Diyarbakır’da da bir şeyler üretmek çok güzel bir şey. Hammaddeyi alıp kendim yapıyorum. Bu da bana keyif veriyor. İnsanları da rahatlatıyor, ayrıca çok güzel de kokuyor.”

Öğretmenliği ve işini birlikte sürdürecek

Diyarbakır Dicle Üniversitesi Devlet Konservatuarından mezun olan ve en son atanan öğretmenlerden olan Suzan Erdinç;

“Ben yeni atanmış bir müzik öğretmeniyim. Şu an göreve henüz başlamadım ama daha önceden tasarladığım için bu işi tamamlamak istedim. Öğretmenlikle birlikte devam ettirmeyi düşünüyorum. Çünkü hayat sürekli üretme ve keşfetmektir. Ben de bunu yarım bırakmayı düşünmüyorum.”  Diyor, farklı alanlarda üretici olmak istiyor.