Advert
Kurucu partinin 93. yılına dair
Naci SAPAN

Kurucu partinin 93. yılına dair

Bu içerik 6277 kez okundu.
Kurtuluş Savaşı’nın ardından adeta harabeye dönmüş bir ülkeyi sıfırdan yaratmak için girişilen büyük mücadelede Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Laiklik, Devletçilik ve Devrimcilik ilkelerine dayanarak Cumhuriyetin temellerini atan CHP, aradan geçen 93 yıllık süre boyunca da demokrasiyi, bağımsızlığı, temel hak ve özgürlükleri savunarak, ulusal ve uluslararası alanda varlığını sürdürerek bugünlere geldi.
Türkiye'nin son 14 yılında yaşadığı tüm olumsuzluklara ve rejim tehditlerine rağmen Cumhuriyet değerlerinin en büyük savunucusu ve garantisi oldu.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde 9 Eylül 1923 tarihinde 'halk fırkası' adıyla süreci başlatılan Cumhuriyet Halk Partisi, 93 yıldır Türkiye'nin temel gücü olmaya devam ediyor.
1935 yılında CHP adını aldı. Kurucusu ve ilk genel başkanı Atatürk’ün önderliğinde ulusal bağımsızlığı kazanan, cumhuriyeti kuran, saltanatı kaldıran, hilafete son veren parti oldu. Yurt içinde ve yurt dışında geniş kesimler tarafından kabul gördü. Özellikle ikinci dünya savaşı sonrasındaki istikrarsız politik ortama rağmen çok partili rejime geçişi sağladı, Türkiye’nin demokratikleşmesinin kilometre taşlarını döşedi.
93 yıldır Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük garantisi olarak var olan CHP; cumhuriyetçilik, halkçılık, milliyetçilik, laiklik, devletçilik ve devrimcilik ilkeleri temelinde, Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde hem devletin yararının hem halkın refahının hem de değişimin öncü partisi olarak yürüyüşünü sürdürmektedir.
Neredeyse bir asırdır hem iktidarda olduğu hem de muhalefet görevini üstlendiği yıllarda demokrasiyi, bağımsızlığı, temel hak ve özgürlükleri savunan bir parti olarak CHP, ulusal ve uluslararası alanda varlığını sürdürürken bir yandan da Türkiye'nin son 14 yılında yaşanan tüm olumsuzluklara ve rejim tehditlerine rağmen cumhuriyet değerlerinin en büyük savunucusu oldu.
işte bu nedenlerden dolayıdır ki;
IŞID zihniyetli yönetici ve yönetim anlayışlarının, cumhuriyet ve laik yönetim anlayışını ortadan kaldırmak için içine girdiği çabayı boşa çıkarmak, halkın ve ülkenin geleceğinin garantisi, sigortası olduğunu göstermek Cumhuriyet Halk Partisinin tarihsel sorumluluğudur. 
Bu sorumluluk, geldiğimiz nokta itibariyle sadece yönetici kadronun değil, hepimizindir.
Cumhuriyet Halk Partisinin ülkenin en ücra köşesindeki üyesinin dahi gözden kaçırmaması gereken bu sorumluluk, aynı zamanda laik ve cumhuriyet yanlısı anlayışa sahip yurttaşlar topluluğunundur.
Cumhuriyet Halk Partisine sahip çıkmak, desteklemek, yerel ve genel iktidarının yolunu açmak, aynı zamanda laik cumhuriyeti korumak, din, dil, ırk, mezhep farkı gözetmeksizin tüm yurttaşların geleceğini garanti altına almak demektir. 
Ve tam da zamanıdır.
15 Temmuz sonrası genel merkezde oluşturulan ‘Mağduriyet izleme komisyonu’ na 60 günde 30 bin başvurunun olması da CHP’ye olan ihtiyacın göstergesidir. Sorumluluk bu ihtiyaca cevap verilmesini gerektiriyor. 
DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
Diyarbakır'da facia: Kardeşlerini vurdu, anne- baba ağır yaralı
Diyarbakır'da facia: Kardeşlerini vurdu, anne- baba ağır yaralı
Hangi belediyelere kayyum atandı?
Hangi belediyelere kayyum atandı?