Bu haftanın gündeminde yoğunluklu olarak elektrik kesintileri ve işkur alımları oldu. iş-Kur alımlarında kura yöntemiyle alımların yapıldığı resmi makamlarca beyan edilmektedir.Aksi ispatlanmayana kadar beyanı doğru kabul etmek gerekir.Üçbinden fazla müracaat içinde 255 kişinin kurada ismi çıkmıştır.Geçmiş dönemlerde alımların %100 referansla alındığı için kura yöntemiyle yapılan alımlara şüphe duyulması da gayet tabidir. Ama benim şahsi izlenimim kura çekiminde ya hiç hile yapılamamış ya da çok cuzi miktarda hile yapılmıştır.Yani en fazla bir iki kişi araya sıkıştırmıştır.Emin olduğum başka bir bir konu sayın kaymakamımızın bu konuda adil davrandığı ve ihtiyaç duyulan kurumlarda çalıştırılacağı bankamatik çalışanı olmayacağıdır.
Gelelim elektrik kesintilerine; elektrik kesintileri vatandaşı çileden çıkartmaya başladı.Hele hele köyler karanlığa mahkum edildi.Bu kadarına pes dedirtecek noktaya gelindi. Burada da tek suçlu mevzuat hazretleridir.Çünkü mevcut mevzuata göre ilçe kaymakamının ve diğer amirlerin epsaş ya da dedaş üzerinde çok fazla caydırıcı ya da müeyyide uygulama yetkisi bulunmamaktadır.Ama vatandaşlar başta muhtarların bir çoğu bunu bilmemektedirler.Haklı olarak kaymakamlığın kapsını çalmaktadırlar. Sayın Mehdi EKER’iN ilçemizi ziyaret ettiği Çarşamba günü bir grup muhtar kaymakamlığa gelip seslerini duyurmaya çalıştılar. Onlar da kendilerine göre haklıdırlar ama kaymakam bey de kendisine göre haklıydı. Demek istediğim mevzuat burada yeniden düzenlenmelidir. Yetkiler bir yerde toplanmalıdır. ikinci bir konu DEDAŞ kayıp kaçakları bahane etmektedir. Varsa kayıp kaçak,kayıp direk kaçağı yapanı cezalandır. Suçların kişiselliği esası kayıp kaçakta da uygulanmalıdır. Nasıl ki bir katil zanlısının kardeşi ya da anne babası cezalandırmıyorsak elektrik kaçağı yapanın komşusunu da cezalandırma hakkımız yoktur.