Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri her zamanki gibi ‘renkler savaşı’ atmosferine kilitlenmiş vaziyette. Elbette projeler, ileriye dönük yapılacaklarda konuşuluyor, sunuluyor, bizlerde dinliyor ve izliyoruz. Sosyal medya üzerinden propaganda her alanda olduğu gibi TSO’nun ‘renkler savaş’ında da etkin alan olarak kullanılıyor. 

*Bir de ‘parasal güç’ konuşuluyor.

Bazen paranın konuştuğu dil anlaşılmaz olabildiği gibi parasız dilin karşısında ezikliği de söz konusu olabiliyor. 

*Ve de ‘siyasi güç’ odakları!

Hani o beklenmedik anlarda ortaya çıkan, normal yürüyen süreci kızıştıran, sivil toplum alanını ‘savaş’ arenasına çeviren siyasi güç odakları var ya! 

Kent, son 15 yıldır TSO odaklı tartışmaların muhatabı durumunda. 

Hem seçimler öncesi hem de seçimler sonrası.

Bir de renklerin savaşı!

O nedenle renklerin psikolojisinin sosyal hayat üzerindeki etkisi ve tepkisi nedir diye de bir güzergâh belirlemek gerekir diye düşündüm. Başlangıçta renkler blok halde ilerliyor, sonra seçim atmosferinde renkler karışıyor, akabinde beklenmeyen bir renk çıkabiliyor Diyarbakır TSO seçimlerinde. 

Bu kez nasıl olur bilemiyorum ancak, hava yine bulutlu çünkü erk savaşı var!

Genel tariflerle renk seçimine bakalım; 

SARI:

Sarı güneş ışığının ve altının rengidir; varlığı, yaşamı, zekayı, arzuları ve ruhsal gelişimi simgeler. Büyük yaratıcıların, idealistlerin ve bilim adamlarının genellikle favori rengi sarıdır. Sarının insan psikolojisi üzerindeki pozitif etkileri bilinmektedir; sarı güneşin rengidir ve onu simgeler, güneşin parlaklığı ve kişinin yaşamının parlaklığı arasında güçlü bir bağ kurar. Sarı, kişilerin öz güvenlerini doğru orantıda etkilediği gibi, yazı ve sıcağı anımsatan, insanlara mutluluk veren bir renktir. Kıskançlığın ve ihanetin rengi olarak da bilinir.

YEŞiL 

Doğanın ve Baharın Rengi, eski çağlardan beri birçok sosyal grubun, baharı, doğadaki hareketleri ve bereketi simgelemek için kullandıkları simge renktir. Yeşilin insanlar üzerindeki etkisi tartışılmazdır. Yeşilin yarattığı sükûnet duygusu ise okullarda ve kütüphanelerin duvarlarında bu rengin seçilmesinde büyük rol oynar. Ayrıca yeşil, umudun, barışın ve özgürlüğün rengidir, bu yüzden de bir çok ulusun bayrağında yer alır. 

(Benden bir katkı; Ağacın mı doların mı yeşili tercihi son derece önemli)

BEYAZ 

Beyaz tüm renklerin bütünüdür ve içinde her renkten farklı anlamlar ve güçler taşır. Geleneksel olarak beyaz, saflığı, temizliği ve el değmemişliği simgeler. Gelin odalarının beyaz olmaları saflığın ve bakireliğin göstergesi olduğu kadar, yeni başlangıçların da göstergesidir. Ayrıca, uzmanlar beyazın istikrarın ve devamlılığın rengi olduğunu da belirtmektedirler. Beyazı yaşamında sıkça kullanan kişiler, dışarıya saflıklarını, deneyimsizliklerini, çocuksuluklarını ve en önemlisi temiz olduklarını yansıtırlar.

Aday gruplar bu tanımlamalar ışığında mı kendilerine uygun olan renkleri seçtiler?

Bilemiyorum.

Renkler kime/kimlere nasıl oturur, onların mevcut ve gelecek dünyalarını nasıl yansıtır? 

Aslında renklerle herkes tercihini yapmış, sanıyorum üzerinde de çalışılmış ve benimsenmiş. 

Herkesin rengi kendine

Önemli olan seçmenin rengi

Seçmen renklerin sunduğu özellikler ışığında liyakati mi esas alacak, ona bakacağız. 

Birde kırmızı ve turuncu renkler çıkmış, onların özelliğini de siz keşfedin artık!