Halbostan kilisesi makam dağının batısında ense bahçenin güneyinde dağın önünde Ermeniler tarafından yapıldığı söyleniliyor. Bu kilisenin etrafında şen bağ ve bahçeler var, etrafında kendiliğinden yetişen sarı güller var. Onun için buranın diğer adıda güllüktür. Sarı güllerin kurutulup dövülüp balla karıştırılıp yenildiğinde bir çok derde deva olduğunu Halam Seher Gülbahar söyledi. “Bu güllerin bilimsel olarak araştırılması gerek” Kilisenin önünde patika yolu geçiyor. insanların ve hayvanların geçebilceği kadar dar bir yol o dönemlerde araç yoktu. At, katır ve eşeklerle yük taşınırdı. Kilisenin önünde halbostan suyu var sarrafları taştan yapılıdır. Çortan dediğimiz suyun aktığı curunda oyma taştandır. Buz gibi suya karpuz ve salatalıkları bıraktığımızda yarım saat sonra çat diye çatlardı. Buraların bir diğer adıda Vanki dir. Ben 16 yaşlarında iken buralarda çobanlık yapardım. O dönemlerde kilise sapa sağlamdı. içerisine girip gördüm. Kendiliğinden yıkılmadı define avcıları yıktı. Ermanilerin yaşadıkları solucan mahallesi kilisenin batısına düşer, orada altın imalatını Ermeniler yapardı. Ermani mezarlıkları da o civardadır. Mahallenin güneyinde kırk merdiven ve küp kayası var. Kırk merdiveni çıktığında oda büyüklüğünde bir mağara görülir. Çapkın insanlar bu mağaraya kara kız getirirlermiş. Kırk merdivenin altında deli kilise var, önünde taştan yapılmış havuz var. Kilisede çocuklara ders veriliyormuş. Ermeniler sürgün edildikten sonra Beşiktaşlı Celil Aközel burayı sahiplenmiş. O dönemlerde istanbul’a alış verişe giden bir Erganili tanıdığı Erganili bir Ermeni ile karşılaşır. Sohbet ederken Ermeni ile Erganili anlaşır ve beraber Ergani’ye gelirler. Ermeni o adamın evinde misafir kalır, gece halbostan suyunun sarrafını açarlar gizledikleri defineyi bölüşürler ve Ermeni istanbul’a gider. Bu olayı atalarım bana söylemişti. Şimdi gelin görün ki sahipsiz kalan oralar define avcıları tarafından delik deşik edilerek köstebek yuvasına dönmüş. Hazine aramak iğneyle kuyu kazmaya benzer. Define yerlerini Ermeniler bilir, Türkler değil.