Kadın,

''ALLAH'IN DOĞAYA SUNDUĞU BiR NiMETTiR.'' [F.Ö]

18.Yüzyılın sonlarına doğru kölelikten kurtulmaya başlayan kadınlar 19. Yüzyılın içine girdiklerinde geçmiş asıra oranla daha güçlü bir bilince sahip oldular. Kadın hakları kavramı ise o dönemlerde önem kazanmaya başladı.

Kadın hakları konusunda şuanda Dünya'da ve ülkemiz’ de çalışan yüzlerce, binlerce Sivil Toplum Kuruluşları olmasına rağmen kadın hakları konusunda bir arpa boyu kadar yol aldığımız söylenemez.

Günümüz’ de halen kadınlarımızın pazara erkek kardeşi, kocası veya erkek bir bireyle gitmesi utanç verici ve aynı zamanda gerici zihniyete hipnoz olmuş bir kuşağın yenide doğuşunu göstermektedir.

Kadınlarımız neden tek başına gidemiyor ?

Elbette ki erkek egemen toplum yüzünden. Dünya kirliliklerinin şüphesiz %51 i erkekler tarafından meydana gelmektedir.

Hırsızlık, Gasp, Tecavüz, Haksızlık, Şiddet..

Hırsızlık; Günümüzde erkeklerimizin eşinden izin almadan gidip evini, eşyalarını, ziynetleri ve diğer mal varlıklarını satarak kumar oynamasıdır.

Gasp; Günümüzde eşinin kolundan zor kullanarak bileziklerini alıp götürüp satarak içkiye yatırmasıdır.

Tecavüz; Günümüzde sokakta geçen bir bayana bakarak içinden ahh çekmesidir. Çünkü bana göre tecavüz sadece tensel temasla olmuyor. Eğer onu beyninde gerçekleştirirsen sen TECAVÜZ etmişsindir ve hiç bir abdest seni temizleyemez.

Haksızlık; Ben erkeğim ve her şeyi yaparım ama sen KADINSIN kısıtlısın. (Bu cümlem ne anlatmak istediğime yetiyordur sanırım.)

Şiddet; Tekme-tokat girişmek, ağzını-burnunu kırmak, suratını/gözünü/vucudunu morartmak ve HAKARET ETMEK.!!!!

Evet, yanlış duymadınız HAKARET ETMEK psikolojik ve sözlü şiddete giriyor.

Bayanlar gül bahçesinin narin ve hassas gülleridir. Onların tenine dokunmanız değil, tenine laf söylemeniz en çok kırar onları. Gül bahçesinin tüm kokusunu yüreklerinizde hissettirmesi için onlara saygı duymak zorundasınız.

Çünkü Kadın anadır.

Çünkü kadın doğurandır.

Çünkü kadın üretkendir.

Çünkü kadın Allah'ın lütfudur.

Çünkü kadın güldür.

Çünkü kadın cennetin terasıdır.

Çünkü kadın hakikattir.

Ve hakikat AŞKTIR..

Ve ne yazık ki kadınlarımızın bu kötü durumunun sebebinin 3 te 1 i kadınlarımızdır. Kadınlarımız hiç bir zaman haklarını aramak istemezler. Çünkü alıştığı kültüre bağlı olarak erkeği efendisi kabul eder. Ona kölelik eder. Ona çocuk doğurur. Çocuğu kız olursa ''SEN KADIN DEĞiLSiN'' lafını yer, erkek olursa ''ERKEK ADAMIN ERKEK ÇOCUĞU OLUR'' deyimiyle karşılaşır.

Özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgesi başta olmak üzere bir çok kırsal kesimde kadınlarımız haksızlığa, cinsel istismara ve köleliğe mahkûm ediliyor. Belki de ömürlerini bu yolda yitiriyor.

60 yaşındaki bir anneye en büyük hayalini sorduğumuzda ''iSTENBOLi GÖRSEYDiM KEŞKE'' cevabıyla karşılaşıyoruz.

Veya oyuncağı elinden alınan 8 yaşındaki kız çocuğunu gerdek gecesi gelinlikten sonra kefene sarıyoruz, KAN AĞLIYORUZ.

- NEDEN KADIN DAYAK YER VE SUSAR?

Cevabını ben tahmin edebiliyorum.

Affedici olduğu için veya alıştığı için.

Küçükken Dede, Amca, Baba, Abi tarafından yoğun şiddete maruz kalan bir kız çocuğu 10-11 yaşlarından evlendirildiğinde kocası tarafından da şiddet görüyor. Bunun bir kültür olduğunu sanıyor. Çünkü baba evinde lisansını gördüğü şiddetin koca evinde doktorasını yapıyor.

SUSMA ÇOCUK.!!! SEN ANNENiN MiS KOKAN BEBEĞiSiN, ERKEKLERiN KÖLESi DEĞiL..!!!

Son olarak  bir utanç tablosunu söylemek istiyorum bu haftaki yazım da.

Diyarbakır Kadın Doğum Hastanesinin son 6 ayın raporlarına göre 21 tane 13 yaşında anne kayıtlara girmiş.

Dün oyuncak bebeğiyle oynayan kız çocukları şimdi doğurduklarının altını temizliyor.

işte Erkek Egemen Toplumda Kadının Yeri.

Fırat ÖZGÜL

f.ozgul_74@hotmail.com