Daha öncede yazdığımız gibi dokuz ay çalıştırılmak üzere iş Kur tarafından eleman alınacaktı ve siyasiler ile kaymakamlık arasında bir uzlaşı olmadığını dile getirmiştik.Ancak bu aşıldı, bu sefer iş Kur Müdürü sorun yaşatmaya başladı. Ne hikmettir ki iş Kur kapsamında çalıştırılacak kimselerin belirlemesine yönelik açık bir mevzuat bulunmamaktadır. Bir yönetmenliği, tüzüğü, genelgesi bulunmamaktadır. Bu hukuksal boşluktan doğan sorunların cezasını zavallı gariban  ve kimsesizler çekmektedir. Bize kalırsa tek yetkili Kaymakamlığın başkanlığındaki vakıf mütevali heyeti olmalıdır.Çünkü bir ilçenin işsizini, fakirini ,fukarasını en iyi bilen kayıtları tutan sosyal dayanışma vakıflarıdır.Düşünün Çay Köy köyünde ikamet eden bir vatandaş Demirli Köyü ilköğretim okuluna çalışmak üzere görevlendirilsin.Bu durumda kişi nasıl çalışacak.işte tüm bu sorunların yaşanmaması,insan haklarının çiğnenmemesi, yardıma muhtaç olup çalışabilecek olan insanların çalışacağı, yerlerin ve çalışma alanının ilçe Kaymakamının belirlemesi gerekir.Ankara’da oturan bir siyasetçi yada Diyarbakır’da işkur Müdürünün olaya müdahil olması olayı içinden çıkılmaz bir hale getirir. Bize gelen duyumlarda iş Kur kapsamında işe alınanların bir kısmı tam bir bilmece haline gelmiştir.Kim aldı nasıl aldı bilinmiyor.Nerde çalışacak ne iş yapacak, tam bir muamma.Seçim sürecine girdiği bir dönemde Kaymakamın bu denli sıkıntıya sokmanın bir hakkı yoktur.Lütfen herkes görevini yapsın, işleri olamayan işlere karışmasın.Unutmayın ki kimse kimsenin ekmeğiyle oynamaya hakkı yoktur.

 

Hayırlı Cumalar…